Ah Beyoğlu Vah Beyoğlu - Salah Birsel

‘’ Bu kitaba bir edebiyat tarihi gözüyle bakılsa yeridir.’’, diyor yazar. Beyoğlu’nun ve kahvelerinin Kanuni’den bu yana tarihi anlatılmış. Abdülhak Hamit Taksim caddesindeki Cafe Flamme’ye gidermiş. Şinasi’nin de oraya gittiğini duymuş. Ama bir türlü karşılaşamamış. Ahmet Rasim de birgün Kafe Concordia’da kavga çıkıp polisler basınca arka kapıdan sıvışmış. Halit Ziya Mai ve Siyah’ta Cristalden söz etmiş. Gazinonun en iyi içkisinin gazoz, kahvesinin nohut unuyla karışık olduğunu söylermiş. Yakup Kadri, canciğerleri Refik Halit ve Abdülhak Şinasi ile Tokatlıyan’da yemek yermiş. 1916 da Finten’in yayınlanması dolayısıyla burada bir çay partisi verilmiş. Cenap Şehabettin, ZiyaGökalp, Yaya Kemal, Halit Fahri ve diğerleri orada toplanıp dil üzerine sohbet ederlermiş. Sait Faik de Tokatlıyan’ı severmiş. Anadolu Birahanesini Peyami Safa, Elif Naci, İbrahim Çallı çiçeklendirirmiş. La Boheme Edip Cansever’in Selahattin Hilavın pantolonuna bir bardak şarabı boca ettiği yermiş. ,Haldun Taner Markiz’e başkalarıyla buluşmak için değil kendi kendisiyle kalabilmek için gidermiş. Yüz yıl önceye gidersek Namık Kemal’le Ziya Paşayı Lebon’da tartışırken görebilirmişiz. Daha birçok sanatçı ile küçük öykücüklerde yer alıyor kitapta.