Yirmi beş öykü var kitapta. Hepimizin yaşamına bir ucundan karışmış kadınların öyküleri. Okurken ‘’ aa! Ben bu kadını tanıyorum ‘’ diyorsunuz. Aşırı disiplin düşkünü anneler, hoşgörülü ve özverili halalar, aldatanlar, aldatılanlar, bırakıp gidenler, bırakılıp gidilenler, dert ortağı kız arkadaşlar, eski eşyalarla dolu bir evde yaşayan kimsesiz kadınlar sıcacık bir dille anlatılmış. Yazar metinler arasında da dolaşıyor. Barış bıçakçı’nın Sinek Isırıklarının Müellifi’ne uğruyor örneğin . İstanbul’dan Ankara’ya giden bir otobüsün camına burnunu dayayıp bozkıra bakıyor. Turgut Uyar sarısı bozkıra.
Fotoğraf : Ayşe Beyazova
Comments