Yazar sözcük oyunlarını sever. Balkanları da hecelerine bölüp Bal-kan-lar yapmış. Hem tatlı hem kanlı bir coğrafya. Saraybosna’da 1992-95 arasında yaşanan vahşet unutulacak gibi değil. Balbay Balkanları karış karış gezip anılarını paylaşmış bizimle. Geziye Bulgaristan’dan başlamış. Varna’dan girip halkının çoğu Türk olan bağlık ormanlık köylerden Türkçe konuşa konuşa ilerleyip Osmanlı eserlerini ziyaret edip Rusçuk’a oradan Sofya’ya varıyor. Komünizm yıkılınca özelleştirmeler ve mafya gelmiş. Oradan ver elini Büyük İskender’in kız kardeşinin adını alan Selanik. İnsanların davranışları bize benziyor. Atatürk evini ziyaret edip, Gümülcine üzerinden girişinde kuzey Kıbrıs’I kanlı gösteren pano olan Kavala’ya varıyor. Daha sırada Makedonya, Arnavutluk, eski Yugoslaya, Bona Hersek var. Gittiği her yerde çarşıları dolaşıyor, kahvelerde oturup halkla sohbet ediyor, yöneticilerle konuşuyor, Evliya Çelebi’den o yerin tarihini anlatıyor, mekanı, doğayı betimliyor. Birgün Balkanlar’a gidecek olursanız yolculuktan önce okuyacaklarınız arasında bu kitap da bulunmalı.
Comments