top of page
Ara
Yazarın fotoğrafıabeyazova

Düşkaçıran - Cemil Kavukçu


Kimi gerçek yaşamlardan söz eden kimi gerçeküstü öyküler. İlk üç öykü birbirinin devamı. Bir terk edişin, yalnız kalışın, derdini yaşlı bir köpekle bölüşmenin anlatımı. Gerçeküstü öykülerin biri arkadaşının aldığı eski bir köşkte uyuyan adamın gördüğü düşün gerçek olması. Uyanıp bakıyor ki düşünde gördüğü kırmızı elbiseli kadın yatağın kenarında oturuyor. Arkadaşına bu tuhaf olayı anlatınca o odada evin eski sahibinin kendini astığını öğreniyor. Valizini toplamaya gittiğinde odanın tavanındaki demir halkaya asılmış kırmızı elbiseli kadınla karşılaşıyor. Diğer gerçeküstü öyküde bir otelde kalan adam gece sokaktan gelen büyük bir gürültüyle uyanıyor. Kalkıp pencereden baktığında büyük bir inek sürüsünün tozu dumana katarak koştuğunu görüyor. Sabah uyanınca bu olayı sormak istiyor. Otelci resepsiyon bankosunda uyuyor. Lobideki bir müşteriye soruyor. O da ‘’vahşi inekler’’ diyor. "Burada böyle vahşi inek sürüsü var. Geceleri koştururlar’’. Odasına çıkıp bavulunu topluyor, otelci uyanmış. Ona vahşi ineklerden söz ediyor. Otelci "Ne ineği beyim’’ diyor, "Bu devirde vahşi inek olur mu?’’ adam "bir müşteri bana böyle söyledi’’ deyince otelci "otelde sizden başka müşteri yok ki’’ diyor. Kavukçu’nun alıştığımız tarzından farklı öyküler.

1 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Comments


bottom of page