İmkansız Hayatlar / İsmail Hayri Cem
- abeyazova
- 7 Eyl 2022
- 1 dakikada okunur

İkinci Dünya Savaşı öncesinde Darüşşafaka lisesinde okuyanların anıları. 1800 lü yılların bu okulda okumuş olan Ahmet Rasim’in anılarıyla başlıyor. Yazar daha önce gittiği mahalle mektebindeki Dayak ve cezaların burada olmadığını, annesini özleyip gece yorganın altında ağladığını, eski püskü giysilerle gelip burada baştan ayağa giydirildiklerini anlatmış. Ömer Faruk Numanzade aynı yıllarda Fatih medresesine molla olmak üzere gönderilmiş bir küçük çocuk. Anlamadığı arapça dualar ezberlemekten bunalmış. Birgün iki katlı bir binanın bahçesinde kendi yaşında çocukların neşeyle oynadıklarını görüyor. Demir parmaklıklara dayanıp onları özlemle izleyişini, dayısı onu bu okula vermeye razı olunca sevincini anlatmış. Fettah Aytaç öğretimin ingilizce olması ve okula kızların da alınması için gösterdiği çabalardan söz etmiş.Fazıl Erciyes birgün yüzerken bir adamın kayıkta kürek çekerek dolaştığını görür. Yanına gelince onun Atatürk olduğunu görür denizde sohbet ederler. Asım Baltacıgil Zekai Dede’nin musiki sınıflarını anlatıyor. Aziz Nesin Darüşşafaka beni bağrına basmasaydı şimdi okur yazar bile değildim diyor. İhsan devrim kurtuluş savaşı sonrasındaki yokluk yıllarında okuldaki kahvaltıları anlatıyor; bir dilim ekmek beş zeytin. İkinci Dünya Savaşı sırasındaki ekonomik zorluklar okulu da vuruyor. Eski öğrencilerin hepsi Darüşşafaka olmasaydı biz de olmazdık düşüncesinde birleşiyorlar.
Fotoğraf : Ayşe Beyazova
Comments