
İvan İlyiç saygın bir savcı yardımcısıdır. İşinde başarılı ama evliliğinde mutsuzdur. Servetini, şöhretini, saygınlığını artırır. Yaşamının yolunda gittiğini düşünür. Birgün amansız bir hastalığa yakalanır. Ölüm gündeme gelince İvan İlyiç yaşamını sorgulamaya başlar. Mutsuz bir yaşamı olduğunu, ömrünün boşa geçtiğini düşünür. Doktorların ona söyledikleri kendisinin sanıklara hitabına benzer duygusuz ve acımasızdır. Ölüm duygusunun ona ne yaptığını çevresi de anlamamaktadır. Herkes yalan olduğunu bile bile iyi olduğunu söylemektedir ona. Ölümün yaklaştığını bilen eskiden iyi iĺişkileri olmayan bütün yakınları bile ona iyi davranmaya başlamışlardır karısı dahil. Yazar ağır bir hastanın ruhsal durumunu öyle güzel anlatmış ki.
Comments